BEGONVİLLİ EV - 3. Bölüm
BEGONVİLLİ EV - 4. Bölüm
BEGONVİLLİ EV 5. Bölüm
BEGONVİLLİ EV 6. Bölüm
BEGONVİLLİ EV 7. Bölüm
BEGONVİLLİ EV 8
BEGONVİLLİ EV 9
BEGONVİLLİ EV 10
BEGONVİLLİ EV 11
BEGONVİLLİ EV 12
BEGONVİLLİ EV 13
BEGONVİLLİ EV 14
BEGONVİLLİ EV 15
BEGONVİLLİ EV - FİNAL
BEGONVİLLİ EV - 4. Bölüm
BEGONVİLLİ EV 5. Bölüm
BEGONVİLLİ EV 6. Bölüm
BEGONVİLLİ EV 7. Bölüm
BEGONVİLLİ EV 8
BEGONVİLLİ EV 9
BEGONVİLLİ EV 10
BEGONVİLLİ EV 11
BEGONVİLLİ EV 12
BEGONVİLLİ EV 13
BEGONVİLLİ EV 14
BEGONVİLLİ EV 15
BEGONVİLLİ EV - FİNAL
Parmaklıklı kapıdan malikaneye bakan Ebru'nun gözleri daldı.

Yıllar öncesine gitti..
Yoksul bir mahallede oturuyorlardı. Yaz, kış rutubet kokardı evleri.
Babası içip içip annesini sudan sebeplerle döverdi
Ebru ve kız kardeşi Banu korkuyla odalarına kaçarlardı.

Karısının kafasında tabak kırdığı olmuştu.
Sonunda bir kış gecesi, kar yağarken, anneleri, kızlarını aldı, ellerinden sımsıkı tuttu, bir taksiye binip evden kaçtı. İzini kaybettirdi. Yanına sadece birkaç parça giysi ile
dikiş makinasını almıştı. Banu son anda tekrar eve girmez mi! Annesi çok kızdı "Kızım! N'apıyorsun? Baban uyanacak!" derken Banu az sonra kucağında yağmurdan ıslanmaması için koynuna soktuğu yavru kediyle geri geldi.
"Boncuk'u almadan mı gidecektik?"
"Boncuk'u almadan mı gidecektik?"
Haklıydı. Annesi ve Ebru bir,iki gün önce sokaktan aldıkları kediyi o telaşta unutmuşlardı.
Çok daha uzakta, yine bir gecekondu mahallesinde, dikiş dikerek, evlere temizliğe giderek ailesini geçindirmeye başladı.

Yine yoksuldular ama huzurları vardı. Anneleri üzerlerine titriyordu. Kızların yüzü gülüyordu. Tek korkuları babalarının gelip onları bulmasaydı ama olmadı. Çünkü kendini iyice koyvermişti. Sokaklarda yatıp kalkıyordu.
Konu komşu adamı görünce yüzüne tükürüyordu.
Konu komşu adamı görünce yüzüne tükürüyordu.
"Pislik herif! Zavallı kadıncağız, iki çocukla kimbilir nereye gitti?"
"Sorma komşum, inşallah iyidir, Allah yardımcıları olsun."
"Aminnnnn...aminnn....kurtuldular bu pislikten en azından. Ne de iyi kadındı. Allah tuttuğunu altın etsin. Kızımın mezuniyet elbisesini dikmişti de, param yoktu ne zaman olursa o zaman ödersin demişti. Parası bende kaldı bir görsem ödesem. İçime oturdu."
"Canım yaaa, öyleydi. Altın kalpliydi. Allah büyüktür inşallah çok iyidirler. Gı, sende cep telefonu yok mu? Bi arasaydık, sorsaydık..."
"Olma mı? Vardı aradım hem de kızın elbisesinin parasını ödeyeyim diye ama arayınca 'Bu numara kullanılmamaktadır' diyor. Garibim kocası aramasın diye herhal."
"O da doğru ya, iyi yapmış. Kadının kafasında kaç kez tabak kırdı öküz."
"Gebersin lanet herif."
xxx
Yıllar geçti. Ebru ve Banu büyüdüler. Anneleri dikiş dikmeye devam ediyordu. Mezuniyet giysilerini herkes kızların annelerine yani terzi Mürüvvet'e diktiriyordu. Hem güzel dikiyordu, hem de mağazadan ucuza oluyordu. Ebru ve Banu da annelerine yardım ediyordu.
Çok güzel oldu anne, Fatma teyzenin kızı bayılacak.

"Böyle giderse bir
butik bile açarım ben güzel
kızlarımla..."

"Sahi ne güzel olur anne.
Ablam çizer, sen dikersin..
ben de giyerim hihihi:)))"
"Moda tasarımcısı ve
son ütücü de ben."

"Böyle giderse bir
butik bile açarım ben güzel
kızlarımla..."

"Sahi ne güzel olur anne.
Ablam çizer, sen dikersin..
ben de giyerim hihihi:)))"
İki kardeş, üzülseler de, üniversiteye gitmek istemediler çünkü ancak geçiniyorlardı. Mahalledeki gecekondulardan birinde oturan ve babasının bakkal dükkanında çalışan Samet, Ebru'ya aşıktı. Ama Ebru Samet'i sadece arkadaşı olarak görüyordu ve zaten ünlü bir modacı olmadan evlenmeyecekti. Kaldı ki, çok sevdiği kız arkadaşı Gül, Samet'e aşıktı ve çocuğa bilinmeyen numaradan gizli gizli aşk mesajları gönderiyordu. Samet annesine "Anne çikolatamızı, çiçeğimizi alalım, Ebru'yu annesinden istemeye gidelim" diyordu. Annesi de "Bakarız..." diye cevap veriyordu.
Banu'nun ise en büyük hayali, annesi, ablası ile kira değil, kendilerine ait küçücük bir evde oturmaktı.
Banu'nun ise en büyük hayali, annesi, ablası ile kira değil, kendilerine ait küçücük bir evde oturmaktı.
Bahçesinde pembe begonviller olan bir ev...kendi elleriyle dikecekti ve her yıl sabırsızlıkla açmalarını bekleyecekti...
Banu, büyük bir mağazada erkek reyonunda tezgahtar olarak işe girdi.
"Şşştt..çaktırma bak kim geldi?"
"Kim?"
"Ayol Banu'cuğum hiç magazin haberlerine bakmıyor musun?"
"Yoo..."
"Facebook'un da mı yok?"
"Bilgisayar yok bizim evde."
" Ayol, bilgisayarsız ev var mı bu zamanda? Neyse, Kerem Solmaz bu. Çok ünlü biri. Tarık Solmaz'ın küçük oğlu. "
"Hadi yaa? "
2. bölümün sonu
Tüm Bölümler:
Not: Bu hikayemdeki içip içip karısının başında tabak kıran baba tipi gerçek hayattan alınmadır. Yıllar önce tanıdığım bir komşu teyze (çoktan rahmetli oldu) anlatmıştı. "Kocam içip içip kafamda tabak kırardı." diye.
Bak valla eleştirel gözle okudum ama bir yerden sonra konuya dalmışım :D Çok güzel :)
YanıtlaSilEleştiriler başımla beraber canım, zaten sen de, diğer arkadaşlarımın da acımasızca eleştirmesini isterim. Eleştiri insanı daha iyiyi yapmaya yöneltir. Çok teşekkürler:)
SilHemen perşembe olsun merak ettim neler olacak..
YanıtlaSilÇok mutlu oldum canım. Teşekkürler.
SilBaşlamış bile:) Kerem Solmaz da iyiymiş ama:)
YanıtlaSilBücürük TV yayında:) Ya Türk birini kopya etmek istemedim, inşallah prens beyin kulağına gitmez. Ama bu hikayeyi yazarken aklımda hep böyle bir tip vardı.:)
SilKızcağızın başına kötü bir şey gelmese bari... Çok güzel... Kalemine sağlık Müjde abla... Sevgiler...
YanıtlaSilBeğenmene sevindim canım, sen de sağol. Sürprizi kaçmasın diye söylemiyorum:) Sevgiler...
Sildayakçı koca,çocuklarını yetiştirmek için didinip uğraşan bir anne ve kızların durumu..bakalım kızlar yakışıklıdan! ne bulacaklar? umarım başlarına bişey gelmez..elinize sağlık..
YanıtlaSilGelecek perşembe biraz daha olaylar gelişecek, çok teşekkürler arkadaşım, sen de sağol.
SilGıcık oldum bu Kerem'e.Diğer bölümü ilgiyle bekliyorum.Çok keyifliydi.Daha çok çizim olamaz mı acaba :)
YanıtlaSilBeğenmene sevindim canım, çok teşekkür ediyorum. Ah, çizimler beni çok yoruyor:( yoksa çizerim de yorulmuşum...:(
SilBöyle çizimli,resimli falan olunca gençliğimin cep fotoromanları geldi aklıma:)Bekliyoruz perşembeleri artık Cesur ve Güzel'in yerine.Emeklerine sağlık.
YanıtlaSilSahi ya bir ara ne modaydı cep fotoromanlar, millet leblebi gibi alırdı. Gurur duydum canım, çok teşekkürler. Sen de sağol. :)
SilPüü erkek milletine bakkkk. Bi düsmediler hanimlarin yakasindan 😀😀 resimler yine güzel ablacim sıkmadan az yaziyonya o cok hosuma gitti uzun olunca konsantre olamiyorum 😀
YanıtlaSilCok uzun yazı ben de okuyamıyorum internette. O zaman kısa yazmaya devam. Çok teşekkürler canım.
SilResimlerle çok güzel olmuş :)) Kerem'in sırları ne merak ettim :))
YanıtlaSilBeğenmene sevindim canım, çok teşekkürler. :))
SilŞiddet mağduru bir kadın, çocuklarına gayretiyle bakıyor. Böyle ne çok kadın vardır ülkemizde kim bilir? Allah'tan kaçıp kurtulmuşlar. Ama bu yakışıklı çocuk sanırım kızımıza göz dikecek. Hayırlısı bakalım canım. Resimlendirmen; hele annenin dikiş makinesinin başında olduğu resimde kızların yüz ifadeleri çok güzel. Resimi konuşturmuşsun canım. Kolay gelsin kardeşim. Kalemine sağlık, sevgiler sana :)
YanıtlaSilBinlerce vardır haklısın ablam. Tahmininde de isabetlisin:)))beğenmene çok sevindim ablacım, aslında bunun dizi olmasını çok istiyordum ama yapımcılar dışarıdan yazar istemiyorlar:( Burun kıvırıyorlar.
SilSen de sağol canım. Sevgiler:)
2. bölümü okuyalı çok zaman oldu ama yorum bırakmaya fırsat bulamamıştım Müjde Abla. Tekrar geldim :)
YanıtlaSilKarakter sayısı arttı. Hikaye geliştikçe tahmin etmesi zorlaşıyor mu ne? Bebeğin hangi kardeşin ve babanın kim olduğunu, Banu'nun hikayesini neden Ebru'nun anlattığını iyice merak eder oldum.
Diğer yazı dizilerinizi başından yakalayamamıştım hiç. Bunu inşallah sonuna kadar götüreceğim.
İnceden inceden toplumumuzda yaşanan sorunlara da parmak basıyorsunuz, yüreğinize sağlık.
Okuyan gözlerine sağlık olsun Zülal'cim, karakter sayısı daha da artacak.
SilBebeğin babası ve Banu'nun hikayesini neden ablası Ebru'nun anlattığı da tahminim en fazla iki bölüm sonra ortaya çıkacak, bu arada hiç zorlaşmayacak merak etme.
Çok mutlu olurum canım, sen de sağolasın.
Bugün sabah gözümü açtım aklıma sizin dizi geldi. Sonraki bölümü kaçırdım derken daha neler kaçmış neler....
YanıtlaSilEbru ile ne konuşacaklar derken onun ilginç hayat hikayesi ile karşılaştım. Ahh bu kötü erkekler keşke sadece hikayelerde kalsalar. Kız babadan çekmiş, şimdi Kerem musallat olacağa benziyor.
Neyse ki hemen öğreneceğim:))
Yok, yok henüz toplam üç bölüm oldu. O yüzden fazla bir şey kaçırmış sayılmazsınız. Hakikaten keşke sadece hikayelerde kalsalar ama hikayeler de gerçek hayatın, yaşanmış şeylerin bir yansıması.
SilÇok teşekkürler Türkan'cığım. Televizyonda oynamadığı halde şu çizgi haliyle bile aklına gelmesinden gurur duydum. :)))
Hey ben bu postları çok sevdim, okuması çok zevkli. :D Kerem'de çok sinir bozucu bir karakter.
YanıtlaSilÇok teşekkürler canım, beğenmene sevindim. Haklısın, Kerem dizinin kötü adamı. :)
SilBelgin dorukla ediz hun gibi ayyyyy bak yine eskiden daha iyi di her şey diyesim geliyor...
YanıtlaSilNe muhteşem çiftti o ikisi, çok severim. Ediz Hun-Filiz Akın ile de çok güzel çift olurdu, Hülya ile de (sonrada akil olmasaydı çok seviyordum Hülya'yı).
SilEskiler bence de unutulmazdı.
Bu arada Mayıs'cığım tüm bölümlere tek tek yorum yapmak zor olabilir senin için, sakın kendini mecbur hissetme, rahat rahat, acele etmeden, müsait zamanlarında oku sen; bitirdiğinde final bölümünde toptan yorumlayabilirsin de...tabii dilersen hepsine de yorum yapabilirsin sen yorulmadıktan sonra ben ancak mutlu olurum:))yanlış anlama yani..:))))
Benim içinde farketmiyor yavaş yavaş geliyorum bende :))) yorum kısmında ağır bir tosbağ kolay yetişmiyor oda benim zaten :))) Benim içinde 1940 dan biri yaşıyor kesin :))
SilCanım baktım bir dolu yorum yapmışsın, üşenmemişsin, dediğim gibi mutlu oldum, çok teşekkür ediyorum, eline sağlık.:))
SilBen de 1940'larda doğsam iyi olurdu:))sevdiğim müzikler, filmler bile çoklukla eskilerdendir:)