13 Nisan 2018 Cuma

KARPUZ APARTMANI - 35



"Allah'ım sonunda mektuplarıma cevap geldi:
'Buluşalım' diyor. Yaşasınnnnnn!....

Apartmanın arka bahçesi buluşma yeriydi:)

Çöpçatan teyzeler pencereden gizlice
ikisini izliyordu...Behlül elinde güllerle geldi:)


"Raigan! Ama nasıl olur? 
 Hiç yaşlanmamışsın!"


"Eee, dolgu, botoks, silikon, milikon,
spor da yapınca öyle oldu Behlül'cüğüm."


Silikon mu?..!!!!!!



"Mektuplarını aldım, bir de tercüman tuttum
tercüme etmesi için hahahahaha..."


"Arz-ı hal etmeye cana seni tenha bulamam
Seni tenha bulacak kendimi asla bulamam...
dest- i izdivacına talibim Raigan"


"Hay hay canım ama evini, arabanı üstüme yapacaksın düğün hediyesi olarak. Tek taş pırlanta 
beşi bir yerde, bir metre de zincir isterim."



"Hehehehe, merhaba enişte ben Raigan'ın abisiyim
ben de düğün hediyesi olarak yeni bir araba istiyorum
kırmazsın değil mi enişte?...."



"Emrin olur cananım. Abinin de...
ben de ev çok, araba da dört, beş tane...beğensin, alsın
Bende mecnundan fuzun aşıklık istidadi var
Aşık-ı sadık benem mecnunun ancak adı var."



"Hihihihihihi....."


O sırada Gülse'lerin evinde işler karışıyordu....


"Anne, cadaloz bana robot almış...."


" A! Çok ayıp oğlum! Öyle denir mi babaanneye?"


"Ama sen hep öyle diyosuun..."


"Ahhh...ahhh.. çocuktan al habarı yazıkla o'sun..."

"Valla ben demiyorum o Mıstık'tan duymuştur...."


"Mıstık'tan duymadım işte, senden duydum.
Aneeee senin göğsünde tahta mı var?..."


"Tahta mı? Yooo? Ne tahtası çocuğum?....."


"Babaanem sana tahta göğüslü diyooo..."


"Aşkolsun anneciğim....demek öyle?.."


"Hee! Dedim yalan mı? Yassıağaç gibi göğüslerin!"

Tam o sırada kapı çaldı...

çelik kapı ile ilgili görsel sonucu

ZZZRRRRR.......


"Merhaba canım hiç soğanım kalmamış da...
bir soğanın var mı?"


"Hoşgeldin şişko ..."


"Şişko mu? Ben mi?..."



"Hii! O'lm çok ayıp! Zeynep'ciğim
valla ben demedim ner'den duymuş bilmiyorum."

"Ama Halim amca 
'ben de, karım da şişkoyuz' dedi..."


"Demek saçımı süpürge ettiğim
kocam arkamdan şişko diyor bana...."


"Zeynep'ciğim ağlama gözünü seveyim 
ah şu erkek milleti!..."


Filiz anne ve babası ise sürpriz bir 
ziyaret yapmak üzereydiler ki...


"Karıcığım kolu çekince bakalım başka bir odaya
ışınlayabilecek miyim seni? Korkma sakın..."


! ! ! ! 

çelik kapı ile ilgili görsel sonucu

ZZRRRRR!!!!


" Anne, baba! Hoşgeldiniz, buyrun, şeyy,
Filiz kahve yapmıştı hemen iki fincan koyayım
sıcak sıcak için.....ee, nasılsınız?"



" İyiyiz şükür,  ee? Kızımız kahveyi yapıp
kendisi nereye gitti damat?"


"Şeyyy....şeyde, eee, tuvalette gelir şimdi....
eee daha daha nasılsınız?...."


" ! ! ! ! " 



" Anne, baba hoşgeldiniz, burdayım.."




"Aaa! Orada ne yapıyorsun kızım? 
Hani tuvaletteydin?"



"Şeyy...eşim şaşırmış tuvaletten çıktıktan sonra,
 kütüphanenin üstünün tozunu alıyordum:)))"



"Eeee, ben dalgınım ya biraz yani tüm bilimle
uğraşanlar dalgındır ya....çok önemli bir deney
üzerinde çalışıyorum...."




Kaynana Huriye'nin Mudurnu şivesi için Sevgili Berfin ♥ çooook teşekkürler  canım benim♥


TÜM BÖLÜMLER:

TÜM BÖLÜMLER:


10 Nisan 2018 Salı

KARPUZ APARTMANI - 34


Üçkağıtçı Niyazi'nin girdiği evde gizli kamera olduğundan
polis Gülse ve Zeynep'in suçsuz olduğunu anlamıştı. :)


fatih portakal haber ile ilgili görsel sonucu
"Gülse ve Zeynep hanımlardan biz de özür diliyoruz
 tazminat davası açmayan, onun yerine apt. bahçesindeki kedilere mama isteyen komşulara polis bir yıllık kedi maması verdi:)"


Böylece mesele tatlıya bağlandı...:)


Polisler Çe Niyazi'nin yalvarmalarına
acıyıp çapkınlık görüntülerini karısına söylemediler..


"Karıcığım hiç seni aldatır mıyım? 
O hanım, kedicidir evdeki kedileri
doyurmaya gitmiştik...istersen kedici
teyzeye sor kaç kez kediler için mama,
ayağı kırık kedileri hastaneye götürmek için
yardım etti bana, günahımı alıyorsun..."




"Doğru ya Allah tuttuğunu altın etsin senin
boşuna şüphelenmişim tövbe tövbe Allah affetsin.."


O sırada birkaç sokak ötede Behlül,
kendisi gibi sahtekar komşusuna dert yanıyordu...


" Ah, ah, ah..gençken çok çapkınlık ettim, şimdi hem kalbim hem prostatım var..artık bu yaşta bana bakacak biri lazım.
ama karılarım hem boşadı beni, bakıcılar da dünya para istiyor. "



" Kolayı var bey Behlül beyamca, şu ikiz çöpçatan teyzelerin
ikisi de gençken sana aşık demedin mi?"


"Ah, ah öyleydiler, çok yakışıklıydım ben, 
Clark Behlül derlerdi..."


"İyi ya işte sen internet filan bilmezsin, yanık yanık aşk mektubu yaz gizlice at posta kutusuna, gençlik aşkın Behlül diye imzala. "


"Seni tilki seni, tamam hemen işe koyulayım
hangisine yazayım? İkizler ya onlar?..."


"Ben bir tanesi evlendi gitti diye biliyorum....."



"İyi o zaman ama Raegan mı evlendi, Nagehan mı?
Mektubu kime yazacağım?"



"Yıllardır çöpçatan teyzeler diye biliyoruz, isimlerini unuttum valla...bak şöyle yap: Mektuba isim yazma sen kendi isminle imzala yeter."



Böylece Behlül her gün aşk
mektupları göndermeye başladı...


"Gel ey denizin nazlı kızı nuş-i şarap et
Çık sahile gel sinede bir alem-i ab et"
gönderen: Gençlik aşkın Behlül. Ay ne romantiiiik...!"


Mektuplarda isim olmadığından,
ikisi de kendilerine geldiğini sanıyordu:))

"Haddeden geçmiş nezaket yal ül bal olmuş sana
Mey süzülmüş şişeden ruhsar-ı al olmuş sana
Gençlik aşkın Behlül. Hiiiiiiii hala bana aşık."


*******


O hafta her gün mektup geldi...
Sonunda ikizler birbirlerine açılmaya karar verdiler..:)


"Raigan, ofiste daktilo yazdığımız
günleri hatırlıyor musun?"


"Hatırlamaz mıyım? Ah, ah, 2. Dünya Savaşı yeni bitmiş...
kalem topuklu ayakkabılar, tayyörler giyerdik...Sinatra,
Glenn Miller dinlerdik..."



"O zamanlar her şey başkaydı, nezaket, ağırlık, kibarlık vardı mektupları bitirirken  'hürmetlerimi sunarım' denirdi."



"Mavi tayyör, mavi şapkamla sinemada 
sigaramı yakmak için durunca, beyler kuyruk olurdu.."


"Ben de pembe tayyör giyerdim, benim de sigaramı yakmak
için kuyruk olurlardı. "

"Ya 'clark' Behlül? Onu da hatırlıyor musun?"


"Hatırlamaz mıyım? Çapkın! İkimizi de az üzmemişti...."


*****

Çöpçatan teyzeler sohbet ederken; İnci'lere
İskoçya'lı öğrenci arkadaşı gelmişti.

"Ben istiyor Türk örf, adetleri öğrenmek..."

"Tam yerine geldin Mauren'cim, bak Zeynep teyze 
karşı komşusuna limon götürüyor bizde böyledir
birbirimizden ufak tefek şeyler ödünç alırız...sonra
geri veririz ama genellikle veren komşu almaz..:)"




"Kedici teyzem senden iki limon almıştım..."

"Aaa! Dünyada almam!"

 - "Ölümü gör!"

- "Yeşil tuttum bir Allah!"



"Ölümü gör? Anlamadı ben?.."


"Şeyy, eee...see my funeral yani...


" Cenaze törenimi gör! What?......
Ölmek mi istiyor o hanım?"



"Yok, yok, öyle değil yani diyor ki....
ehm, nasıl desem limonları geri almazsan..if
you...yani...limonları...you see me..."



"Ama ölümü gör dedim kedici teyzem?.."


"Yeşil tuttum bir Allah deyince 
hükmü kalmaz..."



"Yeşil tuttum...?"



"Şeyy..nasıl desem yeşil yani greeen ! 
Green tuttum!"


"I'm holding green yani yeşil tutunca,
ölümü funeral görmüyorsun...gibi gibi..."


"Holding green what?..."


"Kız sende bi haller var, yıllar sonra 
Behlül filan nereden aklına geldi? Bir sebebi var gibi...hıı?

"Sebebi var çünkü gençlik aşkım Behlül
bana aşk mektupları yazıp duruyor...benle evlenmek istiyormuş"


"NEEEE? !!!"


apartman yankılandı!..


BEHLÜÜÜÜLLLLL! 
GÖZÜN KÖR OLMAYASICA!"

"Gözün kör olmayasıca?..."


"Şeyyy, yaniiii... your eyes not kör yanii
olmasın yani...may your eyes olmasın kör not blind...."


KOMŞULAR ÇÖPÇATAN TEYZELERE 
KOŞTURDULAR...


"N'oldu çöpçatan teyzeler? Fare filan mı?"


"Yok kızım. Kahrolası Behlül, 
ikimizi yine kandırdı...."

"Behlül de kim?"


" Gençken tüm mahallenin kızları hayrandı, zengin çocuğuydu..
Clark Gable'a benzerdi....."


"Bir haftadır aşk mektupları yolluyordu
bunak isim yazmamış ikimiz de az kalsın
bu yaşta yeniden Behlül'le evlenmeye kalkacaktık..."


"Peh! Gırgından sona azanı teneşir paklar...
oh olsun size..."


"Demek zengin ve eski çapkın ha? O zaman bu Behlül bey amcayı bana bırakın kızlar, hihihihi...çöpçatan teyzeleri üzmek neymiş
göstereyim..."



Huriye kaynana Mudurnu şivesi için Sevgili blog arkadaşım Berfin Akşam Sefası  çooook teşekkürler. ♥♥♥


TÜM BÖLÜMLER: