3 Şubat 2017 Cuma

OSMANLI SİZE ANLATILDIĞI GİBİ DEĞİLDİ

Bu yazıyı birçok kaynaklardan faydalanarak derledim. Ve hep yaptığım gibi beş yaşında çocuğun anlayacağı sade bir dille yazdım.

Ne ben, ne de sizler, hiçbirimiz Osmanlı döneminde yaşamadık.

Nasıl bir toplumdu? Yani büyük bir imparatorluk olmanın dışında günlük hayatta neler yaparlardı? Ekonomisi nasıldı? Bunları bilmek için kaynaklara baktım. Osmanlı bize anlatıldığı gibi şahane miydi? Nasıldı? Okuyunca "Osmanlı torunuyum" diye caka satanlar Osmanlı İmp. öyle şahane, cennet gibi bir yer olmadığını anlayacak. Zır cahil, acımasız, hurafelerle, karı dedikodularıyla yönetilen, maymunların idam edildiği, üretim olmayan, halkın sefil olup ikide bir isyan ettiği, tek yapılanın başka ülkeleri işgal etmek olduğu, ineklerin, koyunların sayılıp; kadınların nüfus sayımına dahi alınmadığı bir toplumdu. ( Hâlâ övüneceklerse, Osmanlı padişahlarının karıları hep Hristiyan Bulgar, Rus, Yunan, Sırp, İtalyan vs. kanı taşıdığından,  %50 o ülkelerin ve Hristiyanların torunuyuz diye övünsünler hiç olmazsa gerçekçi olur.) 


PADİŞAHLAR DAHA 
ÇATAL, BIÇAK KULLANMAYI BİLMİYORLARDI

Çatal, bıçak kullanarak yemek yemeye "Gavur icadı" diyorlardı. Padişah 2. Mahmut' a kadar hepsi elle yemek yiyorlardı. Tabii vatandaşlar da. 2. Mahmut  neyse ki, yenilik yanlısı biriymiş de, sayesinde çatal, bıçak kullanmaya başlamışlar!

Bu da o konudaki kaynak:



OSMANLI, DAHA ATATÜRK DÜNYAYA GELMEDEN
İFLAS ETMİŞTİ


Osmanlı, üretmeyen bir toplumdu. Batı ülkelerinden aldığı borçları ödeyemiyordu. 
Bir süre sonra borçların faizlerini bile ödeyememeye başladı. Osmanlı devleti mali olarak İFLAS etti.  Yıl 1881. (Bak: Muharrem kararnamesi.)  Mustafa Kemal daha anasının karnından doğduğunda Osmanlı çoktan iflas bayrağını çekmişti.

kaynak 1
kaynak 2
kaynak 3


Ta 1954 yılına kadar (çoğunuzun annesi, babasının hatta anneannesinin, teyzesinin doğduğu yıl) Osmanlı'nın BORÇLARINI ödedik.

Sadece  Türkiye değil Suriye, Irak, bir dolu ülke de Batı ülkelerine Osmanlının borçlarını ödedi.(Bak: Düyun-u Umumiye).

  KARDEŞ, EVLAT, TORUN DEMİYOR KATLEDİYORLARDI

Bilmeyenler Muhteşem Yüzyıl gibi TV dizileri sayesinde öğrendiler. Padişahlar öz çocuklarını, öz torunlarını, öz kardeşlerini taht için BOĞDURUYORLARDI.  Normal vicdana ,  dine sahip bir insan için torun evlattan bile daha sevilir. Torunun tadı başkadır denir. Ama padişahlar şakır şakır torunlarını boğdurtuyordu. Taht için gözleri öz evlatlarını da görmüyordu. Topkapı Sarayı'ndan bir gecede 17 minik tabut çıkmıştı. Kimi şehzadeler 

"Ya abim beni boğdurursa, ya babam beni boğdurursa" 

korkusundan psikolojileri bozulmuş, paranoyak olmuş, argo tabirle kafayı yemiş, genç yaşta delirmişlerdi. Öyle ya, sürekli "Ya beni boğdururlarsa?" korkusuyla yaşanır mı yahu? İnsan delirir. 


  KÖLELİK VARDI

Osmanlı sarayında padişahların seks ihtiyaçları için Batı ülkelerinden zorla kaçırılmış güzel kızlar seks kölesi olarak Harem'de tutuluyordu. Şanslı olanlar ileride padişahın gözdesi oluyordu. Çoğu Sırp, Rum, Bulgar, İtalyan, Rus vs. asıllıydı. Hiçbiri Türk değildi. 

Harem'deki kadınların hizmeti için uşaklık yapması için Afrika ülkelerinden ZORLA kaçırılmış zenci köleler vardı. Bu zavallıları bir de zorla hadım ediyorlardı. O dönemde anestezi olmadığından İLKEL koşullar ve İstanbul'a gelmeden Afrika'dayken  yapılan bu hadım etme işleminde zavallıların yarısı ölüyordu.


HALK ÇOK YOKSULDU

Anadolu halkı perişan, yoksul, okuması yazması yok, sürünüyordu.  (Bizlere ne ilkokulda, ne lisede, Osmanlı'da halk nasıl yaşıyordu hiç anlatmadılar, gizlediler.  Hangi tarih kitabında vardı Aristokrat sınıfın saraylarda, kasrlarda, köşklerde, konaklarda gününü gün ettiği. Anadolu halkı patates, soğan, lahana ekiyor sarayın aristokratlarını besliyordu. E, nazenin prensesler, sultanlar tarlada çalışacak değil ya? 

Halk o kadar yoksuldu ki,  isyan ediyorlardı ama bir işe yaramıyordu.  Ağır vergilerle halkın iliğini kemiğini sömürüyor, sürekli oraya, buraya savaş açıp askere alıyorlardı, halk o yüzden sürekli isyan ediyordu, (Bak: Celali isyanları), padişahlar da isyan eden halkı öldürüp kuyulara atıp (Bak: Kuyucu Murat paşa adı nereden geldi?) bu sorunu çözüyordu. (Tüm imparatorluklarda da öyle değil midir? Fransa'da aristokrat sınıf "Ekmek bulamıyorlarsa pasta yesinler" derdi, Çarlık Rusya'sında ise Rus köylüsü sefaletten inim inim inliyordu, devrim boşuna yapılmadı. İnsanlar "asalet, asillik" palavralarından bıkmıştı. Eşitlik gibi kavramlarla tanıştılar. Ne yazık ki, hala birileri "Ay ben asilim, aristokratım, filan adayı bana verin pis avamlar" demeye başladı. :))) E, birileri onlara bu gazı veriyor. Gaz vere vere uçan balon gibi uçmaya başladılar:)))

 TÜRK'Ü SEVMEZ, AŞAĞILAR, HOR GÖRÜRLERDİ

Türk olmak hor görülen bir şeydi. Sarayda yaşayan padişahlar Türk kızları ile evlenmez, Macar, Rum (Yunan), Yahudi, Rus, Bulgar, İtalyan ne kadar Türk olmayan kadın varsa onlarla evlenirdi. 

"Osmanlı'daki Arap, devşirme sevdası, Türk düşmanlığı hakkında Hüsnü Merdanoğlu'nun kitabı ve diğer kaynaklar için bak:  şuradan   Tarihçi, İlber Ortaylı da Osmanlı'da özellikle Türkmenlerin sevilmediğini ve bu yüzden Kıbrıs'a sürüldüğünü belirtmiştir. 

Osmanlı - Türklük - Türk düşmanlığı konusunda iyi bir yazı alttaki linkte: 




HALK ZIR CAHİL VE ACIMASIZDI



Osmanlı'da toplum o kadar zır cahildi ki, cehalet insanın acıma hissini de öldürür.  Padişahlar kendi evlatlarını, torunlarını öldürecek kadar acımasızken, vatandaşlar da acımasızdı. Bugünkü pet shoplara benzer dükkanlarda satılan şempanzeler, maymunlar  satılırdı. Sırf cehaletten ve akılları fikirleri bacak arasında olan tiplerin bir söylentisiyle; "Dul kadınlar bu maymunları alıp evlerine götürürler, ilişkiye girerler" gerekçesi daha doğrusu dedikodusuyla, dükkanlar basıldı ve zavallı maymunlar idam edildi. :(  Kimsenin ahı kimsede kalmaz lafına yürekten inanırım. Bıraktım o hadım edilen zavallı zencileri,  şu zavallı maymunların ahı bile Osmanlı'nın çökmesine yetmiştir.



osmanlı hadım zenciler ile ilgili görsel sonucu
Temsili resim: Reşad Ekrem Koçu



- Osmanlı döneminde yapılan köpek katliamı.  :(

Hayırsızada Köpek Katliamı

2. kaynak


Bazen yazdığım/alıntı yaptığım linkler kayboluyor; tıklayınca bu sayfa kaldırılmış uyarısı filan çıkıyor, o yüzden üç ayrı link, üç ayrı kaynak gösterdim. Hem de kimisi tek kaynakla yetinmez, 'yalan' diyebilir. Oysa bu Osmanlı döneminde yaşanmış gerçek çok acı bir olaydır. Okumaya yürek dayanmaz. :( 

OSMANLI CENNET GİBİ BİR YER DEĞİLDİ

Osmanlı'yı Cennet gibi lanse ediyorlar.  Matrix filmindeki gibi 'hap' yutturuyor ve pembe bir tablo çiziyor. Oysa okuma yazma oranı 2 -3 olan, zırcahil, zırcahil olduğu için de yapılan kötülüklere ses çıkartmayan, asalak bir imparatorluktu, tüm imparatorluklar gibi sonunda çürüdü ve yok oldu.

Ancak kitle psikolojisi öyle bir şey ki, yalanlara inanmayı tercih ederler. Gerçekleri ne kadar yazsanız da, yalana o denli sıkı sarılırlar. Bu da maalesef bilimsel bir gerçekmiş. Çünkü insan beyni ona söylenilen 'pembe' yalanlara inanmaya meyillidir. "Baban katil" deyin birine, reddedecektir beyni, kabullenmeyecektir, inkar edecektir, karşısına babasının cinayet işlerken videosunu koysanız bile "montaj' diyecektir. Osmanlı hayranlığı buna benziyor.


ANASINDAN EMDİĞİ SÜT BURNUNDAN GELDİ SÖZÜNÜN KAYNAĞI:
BEBEK ŞEHZADENİN BOĞULARAK ÖLDÜRÜLMESİ

Bilindiği üzere Fatih Sultan Mehmet "kardeş katlini" yasallaştırmıştı. Osmanlı'da tahta çıkacak olan padişah kardeşlerini acımadan öldürtürdü. Celllatlar boğardı.
 
İşte bunlardan bir tanesi Karadeniz Gazetesi'nde anlatılmış: KAYNAK


DEMOKRASİ YOKTU


Osmanlı'da demokrasi yoktu. Padişahın astığı astık, kestiği kestikti. Bağımsız yargı yoktu. Onun bunun dedikodusu, iftirasıyla padişah gün geliyor  en güvendiği sadrazamının veya öz oğlunun kafası kestiriyordu. Bildiğiniz tek adam diktatörlüğüyle idare ediliyordu.

OKUMA YAZMA NEREDEYSE SIFIRDI

- Osmanlı'da okuma yazma oranı % 2 - 3 idi.  Kısaca, Osmanlı toplumu ZIR CAHİLDİ. Saraylarda, köşklerde, konaklarda yaşayan elit tabakanın dışında çoğunluk okur yazar değildi. Kara cahildiler. Dolayısıyla "bir gecede cahil kalmadık".  Zaten cahildik.  Tam tersine Atatürk'ün harf inkilabı sayesinde halk okuması, yazması çok zor olan Arap harflerinden kurtulup, daha kolay olan Latin alfabesiyle  süratle okuma yazma oranı arttı.) Mesela rahmetli babam, dayım, dedem hepsi hem eski Türkçe, hem yeni Türkçe'yi bilip, kullanıyorlardı. Hiçbirinden "Bir gecede cahil kaldık" lafı duymadım. Hepsi Atatürk'e minnettardı.


Ve Osmanlı'nın sonunda bize bıraktığı ülke buydu:


osmanlı sevr türkiyesi ile ilgili görsel sonucu



DİNCİLER, PADİŞAH YALAKALARI
DÜŞMANA KARŞI GELDİĞİ İÇİN MUSTAFA KEMAL'İ 
VE ONA İNANLARI SEVMİYORLARDI!

Osmanlı, yukarıdaki haritada gördüğünüz, dört bir yanı Yunan, İngiliz, Fransız, İtalyan askerleriyle kuşatılmışken, Mustafa Kemal Paşa ve ona inanan Anadolu ve Trakya halkının, ona inanan Kazım Karabekir Paşa gibi paşaların, EFELER tarafından kurulan Kuvvayı Milliye'ye destek olmak yerine, onları hain ilan etmişti, Mustafa Kemal Paşa'yı idama mahkum etmişlerdi, şapka takmadı diye asıldı sandıkları sözüm ona din adamları "Yunan'a karşı çıkmak olmaz, Kuvvayı milliyeciler eşkiyadır, çapulcudur" diyorlardı.

İNGİLİZ BELGELERİNDE : VAHDETTİN 'YÖNETİME EL KOYUN' DİYE İNGİLİZLERE YALVARDI



Osmanlı hayranlarına not:

Tüm maddeler için kaynak belirtmeye gerek görmedim. Her okuduğum site için tek, tek kopyala, yapıştır zor oluyor. Tarih okuyun (İlber Ortaylı'yı özellikle öneririm.)hepsi yazıyor. Bir kütüphaneye gidin ansiklopedi okuyun onlarda da yazıyor. İnternette de bu konuda bolca kaynak var. Hepsini tek tek yazmadım. Kısaca bir lafla, bir söylentiyle maymunları bile idam eden, zır cahil bir toplumdu Osmanlı, Atatürk'ün doğduğu yıl 1881' de de mali olarak iflas etmiş, ekonomik bağımsızlığını kaybetmişti yani çökmüştü. Ben normal zekaya ve vicdana sahip biri olarak Osmanlı'nın hayran olunacak hiçbir özelliğini göremiyorum. Tek, tük varsa da (mesela güvercinler için ev yapmak gibi) istisnalar kaideyi bozmaz hatta daha da kuvvetlendirir derler.  Kadınların durumuna hiç girmiyorum bile. (Üç kez "boş ol" denince, kapının önüne konuluyorlardı. Nüfus sayımında insan yerine konulup sayılmıyorlardı bile.) Aristokrasi, asalet vs. ye gelince, şahsen ruh asaletinden başka asalete inanmam ve  gün gelecek İngiltere, Hollanda, Norveç gibi ülkelerdeki temsili aristokrasi ve krallıklar da son bulacak hiç kuşkunuz olmasın.

Ünlü romancımız Ahmet Haşim'in  cumhuriyet öncesi Anadolu'yu kitabında anlatıyor:

"Halk sağlıksız, frengili, veremli, parazitli, topal, sakat çok, evler leylek yuvası gibi...."



Faydalanılan  diğer kaynaklar:

Osmanlı'da halk ayaklanmaları

Celali isyanları


Velhasıl, normal zekada her insan dünyada teknoloji, bilim, kültür kısaca uygarlık değiştikçe, krallıkların, imparatorlukların, prensliklerin, velihatlıkların, tek adamlığın, babadan oğula padişahlığın yok olduğunu geriye sadece İngiltere, Hollanda, Norveç, İsveç gibi minik ülkelerin 'sembolik' krallıklarının kaldığını bilir.  

Rusya'da Çarlık, Fransa'da Krallık nasıl son bulduysa Osmanlı da son bulacaktı. Babadan oğula daha ne kadar devam edecekti ki?  Her dönemin bir başlangıcı, bir sonu vardır. Belki 100 yıl sonra ülkeleri insanlar değil bilgisayarlar, biyonik insanlar, robotlar yönetecek. 

Geçmişe saplantılı şekilde takılıp kalmak sağlıklı bir duygu değildir. Tamam vaktiyle bir Osmanlı varmış, iyisiyle, kötüsüyle yaşanmış, bitmiş diyeceksiniz o kadar. Yok yeniden Osmanlı olalım! Yok yeniden Rus Çarı olsun! Yok yeniden Fransa'ya imparatorluk gelsin! Bunlar sağlıklı kafa yapılarının söyleyeceği şeyler değil. 

Ne mutlu bize ki, bitmiş tükenmiş, işgal edilmiş, ordusu bozulmuş, ekonomisi çökmüş bir ülkeden, bir cumhuriyet meydana getiren Atatürk'ümüz var. 

Bakın yıl olmuş 2020. Hâlâ cinci hocalar, üfürükçüler, Fethullah Gülen gibi sümüklü mendili koklanan hocalar, şeyhler, şıhlar var. Kemal Sunal filmlerinde vardı böyle üçkağıtçı sahtekarlar. 
Kadınların göbeğine yazarlar, çoluk çocuğa tecavüz ederler, din maskesiyle holdingler, dernekler (vardı ya İhlaszedeler! Gurbetteki vatandaşları dolandıranlar hatta intihar edenler oldu)ile dünyanın malını götürürler.  İşte Osmanlı da böyleydi. 

Velhasıl Osmanlı sadece sarayda, kasrlarda, köşklerde yaşayan kaymak tabaka için şahaneydi, halk sefil, halk okuma yazması yok, üstbaş yok, iliğine kadar sömürülüyordu, o zamanlar Facebook, Twitter yok isyan ederlerse de silahla bastırılıyordu. 

Sadece Osmanlı değil, saraylardan yönetilen tüm saltanatlar, Çarlıklar, krallıklar da öyleydi. Çarlık Rusya'sında çar ailesi, soylular, prensesler saraylarda bir eli yağda, bir eli bağda, dans ederken, Fransa'da krallar, kraliçeler aynı şekildeyken, halk inim inim inliyordu, açtı aç! O yüzden de zamanı gelince hepsi saltana karşı isyan etti, devrim oldu ve yıkıldılar. Çar ailesi kurşuna dizildi, krallar, kraliçeler giyotine gitti, bir tek bizdeki devrimde saltanat mensupları öldürülmedi. Bu konuda dünyada tekiz.

Hani Twitter'da, Facebook'ta "Osmanlı" rüyası gören, arabasının camına Osmanlı tuğrası yapıştıranlar var ya, sanki Osmanlı döneminde yaşasalar Yıldız Sarayı'nda, Dolmabahçe Sarayı'nda ya da kaç dönüm bahçeli köşkler, kasrlarda, etraflarında cariyeler, lalalar, uşaklar, aşçılarla yaşayacak, sadrazam filan olacaklar! Sen Osmanlı döneminde sıradan bir vatandaş olunca acaba nasıl yaşayacaktın bir de onu düşün. İkidebir haydi padişah sefere çıkıyor (çünkü üretim yok)filan ülkeye askere aldık seni! O seferde ölmezsen, ötekinde garantisin. Ev kadınıysan kocan üstüne 3 eş alabilir, canını sıkarsan üç kez "Boş ol" deyip seni kapının önüne koyardı. Şahitlik filan yoktu, kadınsan nüfus sayımında bile sayılmıyordun. Okuma yazma? Peh!   

Kısaca ya böyle  Osmanlı rüyası gören cinci, üfürükçü, şeyh, şıhlarla yönetileceksiniz. Televizyonda Palu ailesi gibi herkes birbirini büyü, cin, minle korkutup cinayet dahil her türlü suç, ahlaksızlık içinde yaşayıp, üüüüü beni kandırdılarrrrr! Cinler diye kandırdı beniii! Büyü diye kandırdı beniiii! diye tv programlarında salyasümük ağlaşıp hapsi boylayacaksınız. 


Ya da laik, Atatürk ilkeleriyle yaşayacaksınız. Bir Norveç, bir Fransa gibi olacaksınız. Birbirini boğazlayan Orta Doğu ülkeleri gibi değil.  Kimse sizi, çoluğunuzu çocuğunuzu  in, cin, büyü, muskayla korkutamayacak Seçim sizin. 




48 yorum:

  1. Osmanlı kendi kendini yedi bitirdi bunlar hala Atam'ı suçluyorlar...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tabii ki, kendini yedi bitirdi. Tüm diğer imparatorluklar gibi. Çağ değişti, endüstri devrimi oldu, aydınlanma çağı başladı, mümkün değildi imparatorluklar tabii ki yıkılacaktı. Ata'mız daha doğduğunda Osmanlı yıkılmıştı.

      Sil
  2. Güvercinlere ev yapmak da baya bir şey onlar için :))

    YanıtlaSil
  3. Tarih dersleri bu yüzden kaldırılıyor demekki. Öğrenmeyin osmanlıyı demek içindir kim bilir? ''ATATÜRK'' demek bazılarına çok zor gelirken, inadına ATATÜRKÇÜYÜM diyorum..
    Kendimi bildim bileli Osmanlıyı sevmem..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kesinlikle. Öğrenirlerse Osmanlı'yı sevmekten vazgeçerler ve saltanat, padişahlık heveslisi olmazlar. Ölene kadar ATATÜRKÇÜYÜZ sevgili Kerime'ciğim. Ağzına sağlık.

      Sil
  4. Ne güzel anlatmışsın Müjdecim. Osmanlı dedikleri buydu işte, hele o haritayı gözlerine sokmalı.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sağol Handan'cığım, sorma bazıları "Ah Atatürk düşmanı denize dökmeseydi de, hala o harita kalsaydı" istedikleri için sevmiyorlar Atatürk'ümüzü.

      Sil
  5. Her zamanki gibi çok bilgilendirici bir yazı olmuş.Maymunları ilk kez duyuyorum. İlber Ortaylı'yı TV.de ilgiyle izliyoruz.
    Teşekkürler.
    Sevgiler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkürler, maymunları ben de bu yıl tesadüfen öğrenmiştim ama yazmak bugüne kısmet oldu. Çok üzüldüm, hayvan sevgim zaten malum:( düşünsem kahrolacağım düşünmemeye çalışıyorum:((
      Sevgiler.

      Sil
  6. maymun hadisesini ilk defa sizden duydum..sıklıkla tarih okumayınca böyle cahil kalıyoruz :( siyaset yapmayı pek sevmiyorum ama referandum sonrası gidişatın çok şeylere gebe olunacağını gösteriyo..umarım sonumuz hayırlı biter..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de daha bu yıl öğrendim ve çok üzüldüm, hayvanları aşırı seven biriyim, o temsili resme bakarken içim cız etti, yazıklar olsun:( Dileğinize katılıyorum, umarım hayırlı biter. :)

      Sil
  7. Ben çoğu kişinin Osmanlı'ya hayran olduğunu düşünmüyorum. Birilerinin fikirlerini dinleyip, sonrasında sorup soruşturmadan "Evet ya adam haklı." diyerek bu "düşünceleri" benimsemişler. Maymun olayı da çok üzücü. Ne diyim, yazık :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok haklısın, niye evet dediklerini bilmedikleri gibi. Sokakta mikrofon tutmuştu sosyal medyada gördüm, kadına "Niye evet?" diye sordu muhabir cevap: "E, biz Tayyip'çiyiz" oldu:))) Her konuda öyleler...Ah onu sorma çok yazık gerçekten, zavallılar:(

      Sil
  8. Osmanlı çökme dönemine girmeden önce bahsettiğin durumların bir çoğu söz konusu değildi, Osmanlı'nın bir çok hatası var ama bu doğrularına sırt çevirmemizi gerektirmez diye düşünüyorum. Tarihimize sahip çıkmalıyız, yanlışlarından ders doğrularından feyz almalıyız, biraz daha nazik tutumlar sergilenmesi gerektiğine inanıyorum. Yanlışı olan insanları hakaret ederek uyarmak zır cahillere yaraşan bir tutumdur, kültür seviyesi yüksek insanlar hakaret etmeden de istediğini anlatabilir diye düşünüyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bahsettiğim durumların hangileri çöküş döneminden önce yoktu? Açıklarsanız sevinirim.
      Elbette tarihin yanlışlarından ders çıkartılır, doğrularından feyz alınır. Ancak ben yazımda birine hakaret mi etmişim anlayamadım?

      Tarihi dönemlere insanlar kişisel olarak hayranlık duyabilir, "Ah keşke 19. yüzyıl Viyana'sında yaşasaydım, şöyle yerlere kadar elbiseler, kontlar, kontesler, prensesler" gibi romantik, nostaljik bir hayranlık yani. Ama bitmiş bir dönemi "Yeni Osmanlı" gibi isimler koyarak canlandırmaya çalışmak anlamsız ve faydasız bir çabadır. Taş devri nasıl bittiyse, ortaçağ nasıl bittiyse, Osmanlı da bitti. Bitmesi gerekiyordu çünkü çağ değişti, ilerledi. Japon imparatorluğu da bitti, Fransız imparatorluğu da, Alman imparatorluğu da, Rus çarlığı da, insanlar Mars'ta koloni kurmayı düşünürken, imparatorluk, Çarlık dönemlerine değil, fütürist ve bilim kurgu filmlerinde anlatılan dönemlere özenmenin daha yararlı olduğuna inanıyorum. Geçmiş geçmişte kaldı, biz geleceğe bakalım.

      Sil
    2. Yanlış anlama beni, ben Osmanlı devam etmeliydi demiyorum o bitmişti, çağa ayak uyduramadı ve sona erdi. Onu yeniden diriltmeye çalışmak anlamsız, dediğşn gibi geleceğe bakmak lazım.
      Yazında hakaretler vardı demiyorum sadece bu konuda bir çok kişi hiç düşünmeden direkt hakarete başvuruyor buna karşıyım.
      Harem aslında padişahların ihatiyaçlarını karşılamak için yok yer kurulmuş bir yer değildi, kadının hiç saygı görmemesi tamamen doğru değil o boşanma tarzı İslam'dan geliyor. Padişah da astığı astık değildi, o da Şeyhülislam karşından boyun eğmek zorunda idi. Bunlar zamanla bozuldu ve halk her zamanki gibi kötü etkilendi. Osmanlı doğruydu demem ama en yanlıştı diye etiketlenmemeli.
      Son olarak dediğin gibi geleceğe bakıp çağa en uygun biçimde doğruyu benimsemeye çalışmak gerekir.

      Sil
    3. Son paragrafını okuyunca beni kastetmişin gibi algıladım. Madem başkalarını kastetmişsin o zaman sorun yok.

      Şeyhülislam ile padişahlar arasında nasıl bir yetki verme/alma vardı çok iyi bilmiyorum, konunun uzmanı değilim, araştırmak lazım. Ancak öldürülen akrabaların sayısının çokluğuna bakılınca şeyhülislam'ın padişah ne derse (Artık korkutuğundan, çekindiğinden mi bilemiyorum)onayladığı gözüküyor. Beş yaşındaki bebeler bile boğdurulmuş, bunlar için şeyhülislam'a danışmış mı? Diyelim ki danıştı ve o da anlaşılan hiç itiraz etmemiş.

      Geleceğe bakma konusunda katılıyorum, çağa ayak uyduramayan her yönetim biçimi, her toplum ergeç zaten yok olacaktır tarih yok olmuş uygarlık, imparatorluk ve ülkelerin mezarlığıdır bir bakıma.

      Sil
    4. Katliamların arka planı ne yazık ki tam olarak bilinmese de her türlü insana acı veriyor, özellikle de minicik çocukların kurban gitmesi.
      Umarım kimsenin başına böyle şeyler gelmez ve milletimiz daha aydınlık günler görür.

      Sil
    5. Tek bir sebebi var aslında arkadaşım: Tahtı/iktidarı kaybetme korkusu. "Ya oğlum daha güçlenip, beni devirirse?" Koskoca padişah olmuş ama öz oğluna bile güvenemiyor. Ne acı hakikaten. Umarım olmaz, zaten parlamento, meclis, demokrasi bu yüzden icat edildi.
      Amin...

      Sil
  9. Bu konuları ele alıp paylaşman bilgilendirici olmuş emeğine eline sağlık ülkece bu günlere kolay gelmedik.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Beğenmene sevindim canım, sen de sağol. Elbette ya kolay mı, ne haldeydik:(

      Sil
  10. Ben Osmanlı Devleti yıkılsa da Osmanlı'dan miras kalan zihin yapısının çok yavaş değişmekte olduğunu düşünüyorum. Türk toplumunun Mustafa Kemal Atatürk'ün vizyonunu kavrayamaması, Mustafa Kemal Atatürk'ün kıymetini bilememesi bence bundan ileri geliyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok haklısın arkadaşım. Bilim ve teknoloji gibi. Onlar ilerliyor ama insanların zihin yapısı yavaş değişiyor. Atatürk, çağının çok ötesinde bir insandı. Jules Verne'e benzetirim onu. Nasıl daha o yıllarda Ay'a Seyahat romanı yazmış, denizaltında geçen roman yazmıştı, adam gelecek bilimci gibi, fütürist gibi, Atatürk de kuşkusuz öyleydi. Vizyonu, perspektivi çok genişti. Ama o zamanın insanları bunu anlayamadılar, anlayamadığımız şeylerden korkarız, ürkeriz. Atatürk bizi birden bire yıldızların arasına attı. Bazıları ne olduğunu anlayamadı.

      Sil
  11. Ağzına sağlık ablam benim. Bu akşam 1 liranın üzerinde Atatürk resmini göremeyince şok oldum. Üzerine bu yazı iyi oldu. Çok üzüldüm. Hangi hakla kimin onayıyla Atatürk resmi kaldırıldı 1 liradan. Yavaş yavaş alıştırılmaya çalışıldığımız şey ne? Çok üzgünüm.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. A! Nasıl ya? Bir ara Fetoş öyle bir liralar bastı diye sosyal medyada okumuştum. AKP de mi Fetoş'un yaptığını yaptı? Dur bakayım bozuk para kutusundaki 1 liralara, hiç bakmak aklıma gelmemişti. :( Sen de sağol canım. Üzülmemek imkansız:(

      Sil
    2. Şimdi instagramdan öğrendim Müjde abla. 15 Temmuz darbesi şehitleri anısına 80 bin adet basılmış. Hatıra olsun diye :) Keşke koca memleketi bize bırakan ATA'mıza da aynı minnet duyulsaydı değil mi?

      Sil
    3. Yuh! diyorum. Bizler minnet duyuyoruz canım, üzülme, duymayanların vatan sevgisi de çakmadır. Ayrıca o 16 Temmuz'un arkasında ne şeytani planlar olduğu da bir gün çıkacak ortaya.

      Sil
  12. Eline sağlık Müjdem,farkındayım sadece ğzerinden geçmişsin,çünkü konu çok derin ve dallı budaklı,yaz yaz bitmez.Ben hep derim,dünyada tabi ki Türk düşmanlığı olacak,yüzyıllarca el alemin karısını kızını kaçırıp tecavüz etmiş Osmanlı diye.Yalan mı,tüzyıllarca zina yapmışlar tüm padişahlar çünkü Süleymen dışında hiç biri nikah yapmamış karılarına.Zaten savaş zamanı olmak kaydıyla dört eşe izin verilmişken bunlar yüzlerce kadınla beraber olmuşlar,alenen zina işte.Ha ,gerizekelı biri yüce Atatürk'e veledi zina demişti,şerefsiz,buyursun buradan yaksın,tüm Osmanlı veletleri zina sonucu doğmuş neredeyse.İşte benim bildiğim bir Hürrem'in iki çocuğu nikah altında doğmuş.Dediğin fibi halk zır cahil,dört yğz yıllık hanedanda tek bşr Türk hanım sultan var,gerisi hep yabancı.Zaten yabancılar yönetiyormuş bizi Atatürk gelene kadar.Ay ,yaz yaz bitmez,anlatmaya kalkınca bu gerzeklere,öyle bakıyorlar ağzımın kıpırtısı bitsin diye,ağzım durunca kaldıkları yerden devam ediyorlar padişah güzellemesine.Anlayacağın dinlemiyor adam beni,ağzıma bakıyor sadece,ağzım kıpırdamayınca ankatmayı bşrirdiğimi anlıyor.Ay çıldırmamak elde değil 😡

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sen de sağol Sevda'm. Evet haklısın, aynen öyle yaptım. Blog yazıları ne kadar kısa olursa, (twit gibi)o kadar okunuyor. Yoksa normalde bu konuda tez yazılır, 10 cilt ansiklopedi de olur. Sayfalarca yaz bitmez dediğin gibi.

      Sorma o Türk düşmanlığı Avrupa'dakiler için evet anlayabiliyorum adamların genç kızlarını kaçır, tecavüz et, anasından, babasından ayır. Tabii düşman olurlar ama ya aristokrat çevrenin, Osmanlı'nın Türklere düşmanlığı? İşte onu anlayabilmem mümkün değil. Sonuçta Osmanlı'yı Türkler kurmuş. Ama birileri aristokratlaşınca, gücü elinde toplayınca, yoksul Anadolu Türkmenleri "tu kaka" olmuş. :( dediğin gibi yönetenler yabancı, ordusu devşirme, e zaten ondan yıkılmış.

      Sil
  13. Osmanli da harem olayı da dahil, evladını öldüren, kardeşini öldüren padişahların yönettiği bir imparatorluk ta yaşamak kadar kötü bir durum olamaz herhalde.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bence de Nilgün'cüğüm, düşün ya öz baban, öz deden boğduracak korkusuyla yaşıyorsun:( o sabilerin ahı yeter:( nasıl kıyar insan torununa...?:( normal vicdanlı insan bunu yapabilir mi?

      Sil
  14. Ah... rahmetli ablam geldi yine aklıma. O da anlatırdı bana Osmanlı dönemini. Konya'daki akrabalarımın bir çoğunun adı Osman. Neden acaba, kaç soydur her ailede babadan oğula geçip durur. Ben bundan 10 sene önce Beylikdüzü'nde otururken, apartman girişine her gün Zaman gazetesi bırakılırdı. Bir gün apartman görevlisine sordum, kime geliyor bu diye. Bana geliyor dedi. Neden dedim, söylediklerinden sonra bana "Bir gün mutlaka osmanlıya döneceğiz" demez mi... Git şuradan sen de işlerini düzgün yap yeter subhanallah dedim. Ablam bize sık gelirdi o zaman. Bilgilerini çok paylaşırdı. Ben ona görevlimiz böyle dedi demiştim telefonda, bize geldiğinde unutmamış, onların kapı zilini çalmış. Bir baktım dış kapının önünde nutuk atıyor, "Helal olsun ablama." dedim. Kardeşim bir kişi bir kişidir demişti. Zaten son seçimin ardından bize"Siyaset hayatım bitmiştir artık..."dediğinde ne gülmüştük. Güleriz ağlanacak hâlimize...Tarihçiler ne kadar kızıyordur, bizim bile kanımıza böyle dokunurken. Kalemine sağlık kardeşim benim. Sevgilerimle... (O maymunlara çok üzüldüm,) caniymiş bunlar, hele torunlarını öldüren bir ego... Allah kurtarsın bizi dilerim canım :(((

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bunlar neyin kafasını yaşıyorlar merak ediyorum ablacım...ablacığının mekanı cennet olsun canım yaa...:( doğru söylemiş bir kişi bir kişidir, elimizden geldiğince, dilimiz döndüğünce insanlara doğru bildikleri yanlışları anlatmalıyız, o maymunlara ben de çok yandım, resme bakamıyorum bile:((ay zavallılar ya...hani bir de Müslüman olacaklar?
      Sen de sağol canım, Aminnnn...:((

      Sil
  15. Osmanlı'yı Kanuni, Fatih ve Yavuz döneminden ibaret sandıkları için yada öyle bir algı yaratıldığı için olsa gerek büyük bir kesim Osmanlı torunuyum diye dolaşıyor etrafta. Umarım bu torunlardan bir kaçı yazınıza denk gelir de bir iki bir şey anlarlar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Öyle sanırım oysa ecdadımız sadece Osmanlı değil, tarih boyunca kaç tane Türk devleti kurmuşuz. Bir tek Osmanlı'dan mı ibaret sanki tarihimiz? Ne kadar anlamsız? Umarım denk gelirler. Bu arada hoşgeldiniz sayfama. :) Yorumunuz için de çok teşekkürler.

      Sil
  16. Merhabalar.
    Osmanlı hayranlığının sadece onun bazı dönemlerine has olduğunu hepimiz biliyoruz. Osmanlıyı bırakıp, geleceğimize bakmalıyız. Evet, iktidarın da eleştirilecek Osmanlıya yönelik faaliyet ve icraatları var. Şu son zamanlar da yapılan hükumet konakları ve malum sarayın mimari yapısı ile birlikte geçilmek istenilen başkanlık sistemini örnek olarak gösterebiliriz.
    Selam ve dualarımla.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhabalar Recep bey,
      Elbette geleceğe bakmalıyız, katılıyorum. Geçmiş adı üstünde geçmişte kaldı, dünyada imparatorluk kalmadı, padişahlık, krallık, aristokrasi kalmadı, Avrupa'daki temsili aristokrasi de bir gün bitecek. İngiltere'de bir dolu insan var "Yetti artık kraliçe de neymiş bu devirde? Memlekete yük oluyor." diyen.
      Selamlar...

      Sil
  17. Her dönemin kendince hatası da, başarısı da vardır. Tarih zamana ayak uyduramayanları affetmediği gibi osmanlıyı da affetmemiştir. Dediğimiz gibi doğrusuyla yanlışıyla o çağ bitti. Ecdadımızın her zaman övünülecek tarafları var. Biz hep bu yönünü ele almalıyız. Halkımızın geçmişine sahip çıkan damarını kabartıp buradan sürekli gündeme gelmek zaten konuşulacak çok şeyin olmadığını gösterir. Bu noktalarda size katılıyorum ama eleştireceğim bazı noktalarda var:
    Arap alfabesinin zor olması halkın öğrenmesi için engel değildi kesinlikle. Bu konuda yeterli teşvik olsaydı okuma oranı artardı kaldı ki japonca da çok zor bir dil ama gelişmek isteyince toplum gelişiyor. Yöneticilerin eğitimi sadece istanbula külliyeler yaparak, bütün ilim ve bilim adamlarını istanbula toplayıp anadoluya sadece kadı gönderip bütün sorumluluğu tek kişiye vermesi anadolu halkını cahil bırakmış bence. Eğitimin ulaşılabilir olması lazım herşeyden önce. Sadece haremdeki kadınlara yüksek öğretim mahiyetinde eğitim verilmesi de aslında yönetimin bencilliğini gösteriyor. Zaten hareminde çoğunluğu yabancı uyruklu kadınlardan oluşuyormuş. Önemli olan savaş kazanarak toprak büyütmek değil, sosyal, kültürel açıdan halkı geliştirmek.
    Malesef ki zaman böyle kültürüydük, şöyle adetlerimiz vardı, karıncayı bile incitmezdik zamanı değil. Bir bilgi açığımız var ki önce bunu kapatmalıyız. Bilim insanlarına fırsatlar vermeliyiz. Araştırma yapmaları için olanaklar sunmalıyız. Bilim insanı dediğin geçim sıkıntısı düşünmemeli, kendini yalnızca işine adamalı. Devletimiz bu konuda çok eksik. O zaman da eksikti şimdi de eksik. Hattatlar işsiz kalmasın diye matbaayı geç getiren mantık hala devam ediyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynen katılıyorum sevgili anne güncesi, istatistiklere göre halkın sadece % 2 - 3 oranında okuma yazma bilmesinin sebebi sadece Arap alfabesinin zorluğundan değil, yönetici aristokrat sınıfın yani sarayın halkı umursamamasındandı. Tüm dünyada böyleydi, Fransa'da krallar, kraliçeler sarayda balolarda Barok müzik eşliğinde dans ederken, Fransız köylüsünü kim umursuyordu? Keza Rusya öyle. Ancak ben şahsen yine de Latin alfabesine geçtiğimize çok memnunum, neden derseniz bitişik apartmanda komşum din dersi hocası olacak, "Arapça o kadar zor ki, hiç Türkçe gibi değil, bir harf birden çok manası var" filan diyordu, sınavlarda canı çıkıyormuş. O yüzden bence isabet olmuş o zor alfabeyi atmamız. Dediğiniz üzere savaş kazanarak toprak büyütmek marifet değil, sonuçta hepsini teker teker geri vermişiz. Şimdi de bilim, sanat, kültür küçümsenmeye başladı:( tüm okulları imam hatip yapma başladı. :((

      Sil
    2. Elbetteki imam hatipler olsun ama sırf yapmak için yapmak ne kadar doğru? Kof bir eğitim var. Her yerde imam hatip var. Öğrenci kalitesi çok düşük. Evet sosyal devlet halkın dini yaşamasına da katkı sağlamalı ama bu gösterişten başka bir şey drğil

      Sil
    3. İmam Hatip'lilerin forum siteleri vardı. Tam yılını hatırlamıyorum, 2007 filan olabilir. İncelemek maksatlı girerdim. Gördüğüm iki şeyi unutmuyorum: Atatürk nefreti, laiklik nefreti ve kadınların sokağa çıkarken çarşaf giymesi zorunluluğu idi. Gösteriş değil de, Atatürk nefretinin, şeriatçılığın çoğaltılması amacı taşıyor diye düşünüyorum.

      Sil
  18. Ellerine-kalemine-yüreğine sağlık.
    Müjdecim yazdıklarının hepsinde çok doğru tespitlerde bulunmuş gerçekleri yazmışsın,yine içten ve samimi.
    anlayana,anlamayana nasıl anlatacağız, peki ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ediyorum canım, senin de yüreğine, okuyan gözlerine sağlık. Anlamak istemeyene anlatamayız canım:((maalesef bu mümkün değil:(( insan önce anlamak, bilmek isteyecek:(

      Sil
    2. Çok haklısın;
      Ben bazen kendimi kalabalıklar arasında,bu yüzden Uzaylı gibi hissediyor,yakın akrabalarımdan bile soğuyorum ne yazık.
      Sanal yazışmalar olmasaydı kafayı sıyıracaktım...
      İyi ki sizleri tanıdım da çoğaldığımı hissettim..
      Sevgilerimle...

      Sil
    3. Aynı duyguları paylaşıyoruz Merih'ciğim, burada aynı görüşleri duyan, hisseden bir aileyiz, ben de iyi ki sizleri tanıdım. Yoksa kendim yazıp, kendim okurum neye yarar:)
      Sevgilerimle....

      Sil
  19. Cehalet her devrin baş tacı olmuş millet cahil kalsın ki birileri borularını öttürsün ............
    her hareketlerin de Atatürk'ümüze hayranlığım saygım binlerce katlanarak büyüyor .İstese sevgisiyle Dünyanın bir numaralı diktatörü olurdu ama Dünyanın bir numaralı Askeri ve devlet adamı olarak iz bıraktı .Saygımızı tapınmayla karıştıranlar bir kez ciddi şekil de gerçeği araştırma zahmetine girmiyorlar.
    Sokma akıllı diye bir laf varya işte bundan bir topluluk haline geldiler kene misali yapıştıkları yerde yaşıyorlar..........

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haklısın Hatice'm, Orta Doğu ve Arap ülkelerinin başlarının b...tan çıkmamasının sebebi de cehalet. İstatistikler ortada okuma yazma oranları o kadar düşük ki, yerlerde sürünüyor. 3 yaşındaki bebesinin eline kolonya verip yanan soba yanında bırakan kimya bilgisinden bihaber insan başka şeyleri de anlamayacaktır.
      Saygımızı tapınmayla karıştıranlar mahsus yapıyorlar, kendileri de o zaman annelerinin, ninelerinin, babalarının mezarlarına gitmesinler? Kabir ziyareti yapmak tapınma ise???
      Yorumuna sağlık canım.

      Sil