Kaynak:
Kısaca anlatırsam: Bazı eşyalara, bazı mallara imha edilmek üzere gümrükte el konuluyor. (Sebebini bilmiyorum, hayatımda gümrükte işim olmadı, yurt dışına da çıkmadım anlamam o işlerden) AKP'li Adalet Bakanı (!) nın teyzesi (!), belediyeye yerleştirilen (!) oğluna
"Ayol, bu malları madem imha edecekler; tezgah kuralım, satalım, para kazanalım."
diyor ve satıp, satıp servet yapıyor. Ortaya çıkmış. (Artık kaç yıl sonra ortaya çıktıysa)Teyze tutuklanmış. AKP'li olduğu için pek bir ceza alacağını sanmam. Olmadı CHP'ye suç atarlar.
Tiplere bak! Bunların yüzünden küfürbaz oldum. Twitter'da bir kullanıcı yazmış benim aklımdan geçen de öyleydi, temizlikçi, çaycı, "Eğonomi çoh iyi" diyen ağzında dişi yok dayı, kahvede 52 oynayan amca, tüm akrabaları birbirine katan dedikoducu teyze....Namusuyla ekmeğini kazanan, dürüst tüm çaycıları ve temizlikçileri tenzih ederim.
Bunlar " Türbanlıyız diye bizi kamuya almıyorlar üüüüü, türbanlıyız diye bizi TBMM'ye sokmuyorlar üüüüüü! diye ağlaşıyorlardı. Türbanlı olmanın ülkeyi idare etmekte bir ayrıcalık, bir mükemmelik olduğunu sanırdınız. Şimdi anladınız mı bunları niye kamuya, TBMM'ye almıyormuşuz? (Dürüst türbanlı kadınları tenzih ederim)
Bu yukarıdaki tip kadınlar,
"Komşum limonun var mı ayol?" diyecek, çat kapı komşuya gidecek, kısırlı, kekli, börekli günlerde "Ayol filanın evde kalmış kızı evlenmiş; kim almış ayol o kız kurusunu? Ha, ha, haay!" diye dedikodu yapacak, en az 2 saat komşusuyla telefonda konuşacak, benim kedi su kaplarını dökecek, sonra namazını eda edecek:), alt kat balkonuna halısını çırpacak, ötesine karışmayacak.
Ülke yine ayakta iyi duruyor bu kadar hırsız varken
YanıtlaSilGerçekten öyle.
SilMerhabalar Bücürükveben.
YanıtlaSilMaalesef biz de ailecek küfürbaz olduk. Bunların yüzünden ağzımızın terbiyesi bozuldu.
Bunlar inandıkları İslam dinini doğru dürüst öğrenseler ve gereğini de yerine getirmiş olsalardı, ülkemiz için böyle saçma sapan konuları değil, daha farklı şeyleri konuşuyor ve tartışıyor olacaktık.
Bunlar okur alim, tutmaz zalimler gibidirler. Bunlara yazıklar olsun!
Selam ve saygılarımla.
Merhaba Recep Abi,
SilBenim komşum da öyle, hem de bir hanım olduğu halde.
Çok uzun yıllar önce başka bir bloğumda bu ülkeyi gerçek Müslümanlar ile Atatürkçüler kurtaracak demiştim. Gerçek Müslüman'ın zaten Atatürk ile problemi olmaz.
Selamlar, saygılar.
Üslup, muhataba göre şekil alır.
YanıtlaSilKüfür, hak edene göre ağırlaşır.
Haklısınız. 23 yıl evvel küfür nedir bilmezdim.
SilKüfür eden değil küfürü hak eden kişi terbiyesizdir. Ne demişti Can baba.
SilBana şiirlerinde küfretme diyorlar usulsüz
Lan bu kadar O.çocuğunu nasıl anlatayım küfürsüz.
Demekki neymiş ,birileri hakkediyor birileride hakedene küfrediyor .
Olay bu kadar basit ve net. saygılarımla
Evet, Can Yücel, doğru söylemiş. biz onların yüzünden küfürbaz olduk. Saygılarımla.
SilMaalesef öyle... Bunlar kapı önlerinde oturup örgü öreecek, lak lak yapacak tipler ama ne hikmetse çeyrek akıllarıyla bizi idare etmeye kalkıyorlar. Bir de mağlum olayda gece gece tıra binip de selam çakan vardı ardından kültür bakanlığında bir işe almışlardı. Sür desen tırı değil bisikleti süremez ama işte... Söylenecek çok söz var ama ben de şunu diyorum her zaman. İlahi adalet diye bir şey var. Kimse ettiğinin yanına kar kalacağını düşünmesin. İnmez çıkmaz bir Allah sadece.. Herkes bir şeyle sınanıyor bu dünyada... Bizler Atamızın yolundan gitmeye devam edeceğiz ne de olsa...
YanıtlaSilTürban takmak devlet yönetmek için yeterli koşulu geçtim; en baş koşul görüldü. Hatırladım o kadını. Çarşaflıydı. Meğer hepsi yalanmış. Benim bir blog arkadaşım da "İlkokul mezunu karıları bakanlıkta müdür, müdür yardımcısı, şef vs. yaptılar, istifayı bastım" dedi. Kendisi iki üniversite mezunu!
SilÇok teşekkür ediyorum yorumunuza.
vallahi öyle dediğin gibi :) çok entelektüeller :)
YanıtlaSilÇoook:)) Teşekkürler yorum için.
SilBelki biraz garip gelecek ama, ben küfür edemem Müjde. Aynı ailede yetişmemize rağmen bu konuda kardeşlerim küfür bilirler. Evimizde küfür edilmezdi. Yasak değildi ama annem ayıp sayardı. Babam çok iyi bir insandı. En büyük küfrü kerata idi. En küçüğümüz erkek kardeşim şimdi itiraz ediyor; Toplumsal bazı davranışlarda keratayı kim anlar diye. O zaman dedim kaç keratanın üstünde Öyle değerlendir, gruplandır. Güleriz ağlanacak hallerimize.
YanıtlaSilBir zamanlar dış ülkelerden birinde, sembolik mankenlerin konduğu bir mekanda bireylere kızma, öfkeyi boşaltma, küfretme hakkı tanındığını okumuştum. Patrona, eşine, çocuğuna, komşuna bağırabilme hakkı... Garip bir dünyada yaşıyoruz sanırım.
Hoşgörüyle-konuşma hakkımızı kullanarak.
Ben de öyleydim, annem, babam küfretmezdi çünkü.
SilAma onlar yok yanımda. Yoksa onların yanında yine edemezdim. Şimdi malum iki kişiyi televizyonda görünce, küfrü basıyor, aynı anda tv kumandasının sesini kapatıyorum)
Çok teşekkürler yorumun için.