2009 yılında sokakta görmüştüm onu. "Sana anne diyebilir miyim?"
dedi. "seve seve" dedim. Biberonla besledim.
dedi. "seve seve" dedim. Biberonla besledim.
güzelliğe bakar mısınız?
Öyle küçüktü ki, terliğimin içine sığabiliyordu.
Bu terliği ısıra, tırmalaya bir güzel haşat etmişti.
Kölemin ayaklarını ısırıp, tırmalamak en büyük hobim.
Nasıl keşfetmişse buradan su geleceğini biliyordu.
Yıllar geçti, Hindistan'ın balta girmemiş ormanlarındaki
Bengal kaplanlarının minyatürü oldu.
Ne bakıyosunuz leyn? Hiç şişko kediş görmediniz mi?
Sanki su kabı temiz değilmiş gibi musluktan su içmeye bayılırdı.
Yemekleri teftiş ederdi.
Bücürük Şef, annesinin yaptığı Rus salatasına puan veriyor.
En çok sevdiğim bu resmiydi. Teyzesi yıllar
önce çekmişti. Yüzü, yeşil gözleri, pembe burnu...
güzelliğine nazar değmesin diye hiç fazla resim paylaşmazdım
artık değmez. 😢😭
güzelliğine nazar değmesin diye hiç fazla resim paylaşmazdım
artık değmez. 😢😭
Tespihimi kim aldı leyn? Birazdan tek tek gelip
haraç keseceğim.
2009'un Nisan ayında 1 aylıkken annesi oldum.16 yılın sonunda, 2024 yılının 19 Mayıs gecesi ömrü son buldu. O, acılarından kurtuldu. Ben yıkıldım. Son gününde bile kum kabına gitti, küçük tuvaletini yaptı. Tertemiz gitti öteki dünyaya. İlk kedim de öyle gitmişti. Kedisi, köpeği, kuşu olmayan ne hissettiğimi anlayamaz. Sevdiği hırkasına sardım, gözyaşları arasında, kendi ellerimle yakınımızdaki boş arsaya gömdüm, onu toprağa vermek çok zor geldi çok. Umarım gittiği yerde çok huzurlu, mutludur, çimenlerde koşturuyordur. Sevdiklerimiz birer birer gidiyor. Ölüme çare yok ama şarkı ne diyor?
"Elbet bir gün buluşacağız. Bu böyle yarım kalmayacak."