14 Haziran 2023 Çarşamba

SİZ ÇIKABİLDİNİZ Mİ? :)

 


Tüm dinlerin efsane, masal, rivayet olduğunun iyi bir saptaması 😄😅

13 yorum:

  1. Merhabalar.
    Bunlar olmayan Tanrının buyruklarıdır.
    Sağlık ve esenlikler dilerim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba Recep Bey, haklısınız.
      Çok teşekkürler, siz de sağlıcakla kalın. İyi haberlerinizi bekliyoruz tüm blogca.

      Sil
  2. Merhabalar.
    Katımdaki tek yegane din İslam diyen ve tüm yarattıklarını birbirlerinin ihtiyaçlarını tamamlasın diye yaratan Tanrının insan mantığına ters düşen buyrukları olamaz!

    Bu konu çok derin bir konu olmakla birlikte enine boyuna çok tartışılıp, konuşularak sonuca bağlanan hassas mevzulardır.
    Belki daha sonra konuya açıklık getirmek üzere tekrar gelebilirim.
    Sağlıcakla ve esen kalın. İyi bayramlar dilerim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba Recep Bey,
      Haklısınız, o yüzden hep söylüyorum ilkokul ya da lisede öğrenciler mantık dersi görmelidir. Bizler şanslı nesildeniz, ben lisedeyken mantık dersi vardı. Hatırlarım:
      "Bir şey A ise, B olamaz"

      "Bir şey aynı anda hem A, hem B olamaz"

      gibi temel mantık önermeleri görmüştük dolayısıyla çelişki, mantıksal çelişki öğrenmiştik. Bunu öğrenen biri Tayyip ya da başka bir politikacının söylediği tüm çelişkili cümleleri anında farkeder.
      Ne zaman isterseniz, çok memnun olurum yorumlarınız başım üstüne. Siz de sağlıcakla kalın, iyi bayramlar, esenlikler.

      Sil
  3. Merhabalar.
    Semavi kitapları olan dinlerden hiçbiri yoktur ki, çıkar ve menfaatler uğruna harcanmamış olsun. Durum böyle olunca, gelinen bu noktada kimi dinler şarabı, kimi dinler de bir erkeğe dörde kadar haremine kadın alma hakkını mubah görmüştür. Buna benzer daha çok örnekler bulunabilir.

    Burada dikkate alınması gereken ve sizin de değindiğiniz gibi, aynı Tanrı kimi kavmine evlenmeyi yasaklayıp, şarap içmeyi mubah görmüş, kimi kavmine de şarap içmeyi yasaklayıp dörde kadar kadınla evlenmeyi mubah görmüş olmasıdır.

    Mantık yoluyla konu irdelendiğin de aynı Tanrı tarafından kimi kavimlerine bazı filleri mubah görmesi, bazı kavimlerine de aynı fiili yasaklamış olması anlaşılır gibi değil. Bu bağlamda çıkan sonuç şudur: Yarattığı insanın ihtiyaçlarını yarattığı insandan daha iyi bilen Tanrı kavimler arası da olsa, böyle tezat ve çelişkili yasaklama getirmemiştir. Bunlar sadece, insanların yaptıkları işin vebalini Tanrıya yükleyerek yaptıkları işleri temize çıkarmaktan öteye gidemez.
    Sağlıcakla kalın.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba Recep Bey,
      Öncelikle tekrar yorum yaptığınız için çok teşekkür ediyorum. Beni biliyorsunuz zaten X, Y, Z vs. 4.300 dine de inanmıyorum. Zaten o yüzden de bu tür mantıksızlıklar, tutarsızlıklar, çelişkiler ortaya çıkıyor. İnsanlar da bu çelişkileri kapatmak için yok o ayet uydurukmuş, yok orada aslında şunu demek istemiş, yok yanlış tercüme edilmiş, yok Arapça'da şu harf şu demek değilmiş gibi dinlerin defolarını kapatmaya, yamamaya çalışıyorlar ama nafile, akıl, mantık gelince dinlerin tüm yamuklukları kabak gibi ortaya çıkıyor:)))
      Sağlıcakla kalın.

      Sil
    2. Merhabalar.
      Sanki biz inanıyoruz da ne oluyor? İşimize gelen konularda dindar, işimize gelmeyen konularda deist oluyoruz gibime geliyor. Yani biz inananlar iki cami arasında kalmış beynamaza dönüyoruz ki, bizimkisi daha tehlikeli.

      Yeryüzüne ve gökyüzüne baktığımız zaman biz insanların tam da ihtiyaçları doğrultusunda her şeyin kusursuzca dizayn edildiğini ve saat gibi işlediğini görünce, mutlak ve tek bir tanrının varlığı inkar edilemez gerçeği ortaya çıkıyor. Ancak dinlerin ritüelleri ve buyrukları konusuna gelince ortalık Kel Ali'nin bağına dönüyor.
      Gerçekleri ölünce bile görüp göremeyeceğimiz konusunda tereddütler var. Hayat bir kereliktir ancak, yaşam döngüseldir. Bize sunulan hayatı bizler bir kere yaşar ve ölürüz. Ölünce bizim bedenimiz toprakta mikro organizmalara karışarak döngüsel yaşama katkıda bulunmuş oluyoruz.
      Sağlıcakla ve esen kalın. İyi bayramlar dilerim.

      Sil
    3. Merhaba,
      Yok, yok endişelenmeyin bence, yüreğiniz neyi söylüyorsa onu yapın. Ben deist de olsam her gün sık sık dua ediyorum mesela. Yani duyan var mıdır bilemiyorum tam emin olamıyorum.

      Yeryüzü, gökyüzü evet bir dizayn var, bir sistem var ama bana kusursuz gelmiyor tam tersine kusurlu geliyor.
      Şöyle ki, şu anda mesela Ay'da ya da başka bir gezegende depremler oluyor, kimse yaşamadığı için kimsenin canı yanmıyor bunu düşününce şöyle diyorum tüm gezegenler patlıyor, çatlıyor, faylar kırılıyor, lavlar akıyor, yani tanrı
      "Aman yarattığım gezegenler kusursuz olsun, yanardağ patlamasın, fay hatları olmasın, deprem olmasın, yoksa zavallı kullarım enkaz altında kalır"
      dememiş. Sadece bu da değil ben şu satırları size yazarken galaksinin herhangi bir yerinde bir gezegen başka gezegene tosluyor! İkisi de tuzbuz oluyor! Gezegenler hatta galaksiler seyahat ederken birbirlerine çarpıyorlar, o galakside milyarlarca gezegen vardır illa ki, yaşam formları vardır hepsi acılar içinde ölüyordur.
      Yine mesela aslanı ceylana yedirtiyor, fareyi kediye, büyük balığı küçük balığa hani
      "Aman herkes otobur olsun kimse kimseyi yemesin" bir şekilde de yaratabilirdi dünyayı ama öyle yaratmamış.
      Gerçekten de ölünce ne olacağımızı bilmiyoruz, dediğiniz gibi toprak olup mikro organizmalara karışarak döngüsel yaşama katkıda bulunmuş oluyoruz. Keşke ruhumuz, bilincimiz bir yerlere gitse bilemiyoruz.
      Çok teşekkür ediyorum, size de iyi bayramlar, sağlıcakla kalın.

      Sil
  4. Interesting points your raised here.

    YanıtlaSil