20 Aralık 2018 Perşembe

KARPUZ APARTMANI - 39


Karpuz apartmanında o gün kedici teyze için çok acı bir gündü
çünkü Minnoş'u 19 yaşında melek olmuştu:(


"Komşular yarın Minnoş'um için mevlüdüm var hepinizi beklerim..:"



"Mevlüt mü! ! ! Tamam kedici teyze
bizler kek, poğaça yaparız sen yorulma Minnoş'u hepimiz
çok seviyorduk. Üzülme n'olur..."



"Bilmez miyim? Sağol Zeynep'ciğim 
ben de çöpçatan teyzelerle birlikte helva kavurayım bari.."



"Ay yakışıklı doktoru çağırdıysan 
ben de geleyim kedici teyzecim"



"Höst! Senin ne işin var cıbıldak cıbıldak dua okunan yerde alırım
ayağımın altına, doktor evli utanmıyon mu?!



"Ayyy şaka yaptım ayol! Hahahaha!"


 O sırada kargocu Gülse'ye çok beklediği siparişi getirmişti...


"Yaşasın! Dünya Sarışınlar günü tişörtüm gelmiş!
Hemen giyip Zeynep'i çatlatmalıyım!"

çelik kapı ile ilgili görsel sonucu

ZZZZRRRRR!


"Hoşgel....o da ne?"


"TA-TA-TA-TAAA! Dünya Sarışınlar Günü tişörtüm beğendin mi? Mayıs ayına daha var ama şimdiden aldım sonra unutuyorum ve kalmıyor."



"Ay, ay, ay güle güle giy canım. Tam sana göre, gelsene
müstakbel gelinimle çay içiyoruz"



"Dünya Sarışınlar günü diye bir gün olduğunu bilmiyordum."


" Kutlanmalı bence de sarışınlık güzel bir şey!"


"NEEE!!!? Sarışınlar güzel esmerler, kumrallar çirkin
ÖYLE Mİ!"



"A! Ama ben öyle demek istemedim! Şey! İnci! Ya- yanlış anladın!"


"Yanlış filan anlamadım sarışınlık güzel bir şey dedin."

"Evet ama yani Marilyn Monroe güzel değil mi yani şey..ehm"
"Marilyn Monroe ha? Sen ona mı aşıksın? 
Geber de onun yanına git bir an önce!"

"Ama ben...ben...ölmüş gitmiş kadın canım ya..yani.."


"Sevenlerin arasını bozdun Gülse! Kına yak!"


"Aşkolsun! Hiç de değil! Biz sarışınlar güzeliz diye kabahat mi?"


"Bak hala sarışınlık diyor! Gülse git yoksa elimden bir kaza çıkacak! Çay may yok sana!"


İnci ağlayarak kendi dairesine gitti...İlker nasıl
gönlünü alacağını düşünüyordu..


"Oğlumla müstakbel gelinimin arasını bozmak ha. Görürsün sen!"


YARIM SAAT SONRA.....


çelik kapı ile ilgili görsel sonucu

ZZZZZRRRRR!!!!


" Canım, kusura bakma az önce seni kovdum diye gel çay yaptım
barışalım...." 


"Ayyy! Senle ben küs kalamayız ki zaten, geliyorum. Oğlana
kaynanam bakar..."



"He he he he....!! Görürsün sen. Kendimi
Nuri Alço gibi hissettim ama hak ettin"


"Mmm....eline sağlık..."


Ve Gülse derin bir uykuya daldı....:)



"Şimdi görürsün sen!"


"Dua et gerçek boya değil...."


YARIM SAAT SONRA...
Gülse uykudan uyandı...


"Canım ben oğlana bakayım, kaynanam laf etmesin..."
"Tamam canım kedici teyzenin mevlüdünde görüşürüz..."


Gülse kapıyı açınca oğlu şaşkınlıkla baktı:


"Aaa! Karaşın!"


"  NE? Karaşın mı? Nasıl yani?"

Gülse o kadar şaşırdı ki, kapıyı kapatmayı bile unuttu...
doğru aynaya koştu...


"AAAAAAAHHHHHH!! Olamazzz!
Saçlarım simsiyah olmuş! "

O esnada mevlüt okuyacak hoca geldi...

"Hay Allah! Gözlüklerimi camide unutmuşum ama
ağlaşıp fevaran ettiklerine göre bu daire olmalı...kapı da açık..."



"ÜÜÜÜÜÜ....o kadar övündüm ki, öldüm ve 
ceza olarak saçlarım siyaha döndü..."


"Ağlama kızım, sabret..."


" Hiiii! Ak sakallı dede! N'olur dedecim tekrar dünyaya döneyim. Bu genç yaşta ölmek istemiyorum. Daha yavruma doyamadım."


" Hoca efendi, mevlüt bu dairede değil bir alt katta..."


"Ne? Mevlüt mü? Sait efendi? Ölmedim mi ben?"


"Yok bre, ne ölmesi tövbe tövbe! "


"Dünya Sarışınlar Günün şimdiden kutlu olsun canım!"


"SEN YAPTINNNN! Çayıma uyku ilacı
katıp saçlarımı boyadın di mi? Parçalarımmmm!"



AAAARRRGGHHH!!!!


Komşular ikisini ayırdılar ve kedici teyzenin mevlüdüne geldiler...:)
hocanın ise vefat edenin bir kedi olduğundan haberi yoktu:)

"Üüüüüü......kızımmmm....kızımmmm...."



Hoca, resme baktıysa da...

 



gözlüklerini camide unuttuğundan,
Minnoş'u şapkalı bir hanım olarak gördü...:)


O SIRADA KAPI ÇALDI...

çelik kapı ile ilgili görsel sonucu



"Ben geldiiimm!"



" ??? !!!! Bismillah! "



"Kedici teyze, bu benim hologram makinem bak 
sana Minnoş'u hologram olarak göstereceğim...ışıkları söndüreyim.."




"Neler oluyor?"


" Kedici teyzenin kedisinin görüntüsü..."


"İyi ama mevlütte ne alaka?"


"Zaten mevlüt de kedinin mevlüdü...."

"Kedi mi ama bana kızım öldü demişti."

"Kızımmm...kızımmm...."


Minnoş'un helvasını da yedikten sonra mevlüt bitti.


"Haydi Allah sabır versin, ilk kez bir kedi için mevlüt okudum
ama kimseye söylemeyin olur mu? Aramızda...."


"Tamam hoca efendi, ağzına sağlık çok teşekkürler...."


"Ay hoca efendiyi tuttum, çok şeker, acaba dul mu?"


"Puuu! Arsız! Üç kocadan sonra hala utanmıyon! Dua et
de kedici teyze seni davet etti ben ossam içeri komazdım
cıbıldak cıbıldak dua edilen yere oturdu bi de! "


"Kedici teyze ehm! İstersen bi 300 ver, aşağıdaki
camide de ayrı bi mevlüt okutturayım ben Minnoş
adına, böyle, lokumlu, akideli mevlit şekerleri dağıtalım."

"Hii! Sakın kedici teyze sakın! Bu üç kağıtçı
kandırıyor seni! İnanma kediler için para da verme
doğru meyhaneye gidiyor arsız!"
"Aşkolsun çöpçatan teyzelerim, günahımı
alıyorsunuz ben sevabına...."

"Bak hala konuşuyor! Git gözümüz görmesin!"


Mevlütte ençok ağlayan ise Gülse'ydi. Ama Minnoş için değil 
saçları için gözyaşı döküyordu...:)



"Kız Gülse sen saçlarını niye siyaha boyattın?


"Boyatmadım. Zeynep çayıma uyku ilacı koyup, 
ben uyurken saçımı boyamış!"


"Oh! Elime sağlık! Çocukluğundan beri az çektirmedi bana
anadan doğma sarışınım diye. Nasılmış görsün bakalım."

"Hahahahaha! Popüler kültürün zararları, sarışınlığı abartarak, arkadaşların arasını bozuyor,  Biz esmerler de çok güzeliz."


"Üüüüüüüü!"


"Hadi hadi ağlama! Gerçek boya değildi geçici...
bir yıkamaya bakar..."



- "Gerçekten mi?! Ay çok şükür! Canımsınnnnnnn!"

- "Kıyamadım kız...bu kıyağımı unutma ama bir daha olursa valla 
 Koleston 01 mavi - siyahla boyarım!"



TÜM BÖLÜMLER:

 KARPUZ APARTMANI KARAKTERLERİ



zaman: 60 yorum:
Etiketler:
Kaydol: Kayıtlar (Atom)