"NE? Ayşe Ayşe değilmiş, Serap Arda mıymış? ABOOOOOV!"
Mehmet eliyle Özgür'ün ağzını kapattı.
"Şşştttt! Yavaş konuş ol'm. Bir duyan olur. Rezil olurum!"
"Abicim hani bu kız çok çirkindi? Emindin?"
"Meğer benim gördüğüm aynı isimli bir arkadaşıymış. Yani iki Serap varmış."
"İnanmıyorum! Abicim ama Allah'ın sopası yok! Kendin ettin, kendin buldun. Kıza neler neler dedin. Bıyıklı, kıllı bacaklı, evde kalmış, kız kurusu. Kimseler almamış...."
Tam o sırada barda "OH OLSUN!" isimli eski şarkı çalmaya başlamaz mı?
"Duydum ki seni terk etmiş. Oh Olsun!
Yalnız bırakıp gitmiş! Oh Olsun!
Ektiklerini biçtin! Oh Olsun!
Az mı çektirdin bana?
Sıra geliyor sana, oh olsun! ....."
"Görüyorsun değil mi? Şarkı bile beni anlatıyor. Allah'ım ben ne yapacağım? Öleyim ben! Al canımı Allah'ım. Kızıma babaannesi ile dedesi bakarlar."
"Ah abicim ah! Ağlatacaksın beni de. Karma diye bir şey var derdim de inanmazdın."
"İnandım artık. Lanetlendim ben! Bir daha yüzüme bakmaz herhalde."
"Allah'tan ümit kesilmez abicim."
Tam o sırada Mehmet'in cep telefonu çaldı.
"A! Allah'ım! İnanmıyorum! O arıyor! Pastalar kesmedi, biraz da küfretmek için arıyor olmasın?"
"Valla bilmem ki abicim, feministler küfürbaz oluyor mu ki? Açma istersen. Moralin bozulmasın."
"Deli misin Özgür? Sesini duyayım da isterse yedi sülalemi kalaylasın. Aşığım aşık! "
"Ah abiciğim ya, valla acıdım haline. Aç, aç."
Özgür, Mehmet'i izliyordu. Yakışıklı adamın gözleri fal taşı gibi açıldı.
"Tahmin ettiğim gibi bildiği tüm küfürleri saydırıyor herhalde."
diye düşündü. Mehmet, cep telefonunu kapattıktan sonra ayağa kalktı.
"Kanka, benim gitmem lâzım...görüşürüz."
"A? Ama.....nereye?"
"Birini fena benzetmem lâzım."
"Abicim? Çok mu kötü sövdü? Yapma kanka! Hani aşıktın? Bir kadını nasıl döversin? Ölür mazallah! Ha....hapis....hapisha...gitti bile! Yahu acaba bu feministler çok mu küfürbaz oluyo lan? Korktum valla...."
Mehmet çoktan çıkmıştı. Güzel kızı yeniden göreceği için çok mutluydu. Henüz haberi yoktu ama kader ya da aşk perisi onları hep bir araya getirecekti. Ama iki inatçı aşık didişip duracaklardı. Mehmet acaba güzel kızın kalbini tekrar kazanabilecek miydi?
Mehmet, arabasına atlayıp giderken aklında tek şey vardı:
"Serap'ı yeniden göreceğim! Serap'ı yeniden göreceğim!"
Serap da
"Allah'ım! Şu halime bak! Can düşmanımı tekrar göreceğim diye kalbim GÜM - GÜM - GÜM atıyor" diyordu.
BÖLÜMLER
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder